Bu soruların en azından bazılarına "evet" demek ebeveynlere ters gelmez. Oysa bunlar anne-baba ile çocuk arasında iletişim kurulmasını engeller. Emir ve yönlendirme, çocuğa duygularının ve ihtiyaçlarının önemli olmadığını anlatır. O hâliyle kabullenilmediğini iletir. Bu ise çocuğu kırar, kızdırır ve düşmanca hareketlere sebep olur. Gözdağı vermek, çocuğu korkak yapar ve küstürür. Yerli yersiz ahlâk dersi verilen çocukta suçluluk duygusu uyanabilir. Hep nasihat etmek ve çözüm teklif etmek, çocuk için, "anne-babam benim çözüm bulma kabiliyetimin olmadığını düşünüyor" anlamına gelir. Böylece çocuk düşünmeye değil, anne-babasına bağımlı kalmaya yönelir ve aşağılık duygusuna kapılabilir.
Çocuklar nutuk dinlemeyi de, hatalarının yüzlerine vurulmasını da sevmezler. Bunlar ona, onu küçük gördüğümüz, yetersiz bulduğumuz düşüncesini verir. Yargılamak, eleştirmek ve suçlamak, çocuklara kendisini yetersiz, aptal, değersiz hissettirir. Tenkit, çocuklarda sevilmedikleri duygusunu uyandırır. Ad takmak, alay etmek ve utandırmak, çocukların kişiliği üzerinde olumsuz etki yapar. Söylenenin tersini yapıp kendisini haklı çıkarmaya çalışabilir. Oyalamak ve konuyu saptırmak, onunla ilgilenmediğimiz, saygı duymadığımız ya da reddettiğimiz zannını uyandırır. Aşırı iltifat da çocuklar üzerinde olumsuz tesire sahiptir. Sürekli övülen çocuklar övülmediklerinde bunu kabul edilmeme veya yargılanma olarak algılayabilirler. Arkadaşlarının yanında övülen çocuk utanır ve rahatsız olur.
O hâlde ebeveyn olarak ne yapacağız? Çocuklarla ilişkilerimiz neye dayanacak? Onları nasıl etkileyeceğiz? Bu konuda çok farklı şeyler söylenmiştir. Ama mesele, iki önemli esas üzerine oturtulabilir. Birincisi, "etkin dinleme" yoluyla, çocuğun açılmasını, duygularını dışa vurmasını sağlamak, onu belli söylem ve davranışa iten esas faktörleri anlamak ve çözüm yolunu çocuğun kendisine buldurmaya yardımcı olmaktır. İkincisi, onunla nasıl konuşacağımızı, düşüncelerimizi ve isteklerimizi nasıl ileteceğimizi bilmek ve ona göre davranmaktır. Bu ise "sen-iletisi" yerine "ben-iletisi