|
|
|
|
Bakımlı Kadınların Sitesi - Erkekleri yola getirme kılavuzu..
|
|
|
 |
Erkekleri yola getirme kılavuzu |
Erkeklerin duygularını belli etmemelerine, konuşmamalarına, dağınıklıklarına gıcık oluyoruz. Biz de boş durmuyor, beğenmediğimiz huylarını değiştirmek için sürekli didiniyoruz. Didiniyoruz ama acaba umut var mı? |
|
|

DÜZENLİ BİRİ OLUR MU?
Bir erkekle evlenmeden ya da uzun bir süre aynı evde yaşamadan düzenli biri olup olmadığını anlamanız pek mümkün değildir. Kimisi takıntı derecesinde düzenli olduğu halde rahat olduğunu düşünür, kimisi ise iflah olmaz derecede dağınık olduğu halde düzenli biri olduğuna inanabilir. Bunlara aldanmamanızda fayda var. İşin aslı, dediğimiz gibi ancak aynı evde yaşamaya başladıktan sonra çıkar ortaya. Dolapları düzenli mi, dağınıksa da aradığı şeyi aradığı yerde bulabiliyor mu (bu da iyiye işarettir) gibi ipuçlarından faydalanabilirsiniz. Onu çoraplarını ortaya atmaması için ikna etmeniz deveye hendek atlatmak kadar zordur. Çoğu erkek için, annesi ile yaşadığı dönemlerden miras kalan, kalıplaşmış bir tavırdır bu çünkü. Gerçekten çok uğraşmanız, saatlerce dil dökmeniz, konuşmak işe yaramazsa tehdit etmeniz ya da uzun vadede tavır almanız gerekebilir.
Kendinizi çok çaresiz hissederseniz onu bir evcil hayvan eğitmenine teslim edebilir veya vahşi dünyasında tek başına bırakabilirsiniz! Şaka bir yana ya değişmesi için canınızı dişinize takıp yılmadan uğraşacaksınız ya da kendi huzurunuzu hiç bozmayarak siz ona uyum sağlayacaksınız. Bu da arkasından çoraplarını toplamak, çekmecelerini düzenlemek ve yağlı elleriyle tuttuğu eşyaları yıkamak anlamına geliyor.
SON BİR ÇABA İÇİN: Evini ya da beraber paylaştığınız ortamı, gerçek bir ahıra dönüştürün. Ondan beş kat daha fazla dağınık olun. Buna rağmen kılı kıpırdamıyor ve huzursuz, hissetmiyorsa, ormanda yaşamak isteyen bir aslanla berabersiniz demektir ve ne yaparsanız yapın evcilleşmeyecektir.
AĞLAR MI?
Haberin devamı ↓
Erkekler böyle yetiştirilmişler; aile baskısı, toplum baskısı derken, yüzleri doğuştan Botoks'lu gibidir. Duygularını ele vermez ve ağlamak için gerekli kasları, mimikleri kullanamazlar. Birçok şarkı sözü ile de tescillenmiş bir durumdur bu: Erkekler ağlamaz!
Aslında bu bir efsanedir. Elbette onlar da ağlarlar ancak bizim istediğimiz zamanda, yerde ve bizim istediğimiz konular için ağlamazlar. Yani, "İlişkimiz iyi gitmiyor galiba" dediğinizde, onlardan sulu gözlülük bekleyemezsiniz. Oysa ağlasa anında ne kadar çok sevildiğinize ikna olarak, ayrılık konuşmalarından vazgeçeceksiniz değil mi? Hayır, erkeğin tam da bu noktada ağlamasını bekleyemezsiniz. Çünkü ona göre bu anda ağlamak zayıflıktır. Aksine, böyle bir konuşmada, birden neye uğradığını, terk edilmek üzere mi olduğunu düşünerek savunma kalkanlarını bileyerek çıkar karşınıza. Ağlamak ne kelime, hiç görmediğiniz kadar duygusuz bile olabilir. Kadınlara karmaşık derler bir de. Oysa duygularını ifade etmek yerine, savunma mekanizmalarını ve egolarını işleterek binbir kılığa bürünen erkekler daha karmaşık değiller mi?
Erkeklerin bazı kategorileri vardır. Ağlamayı zayıflık ve kadın işi olarak gördükleri anlar ile coşkunun yansıması, büyük bir hüznün dışavurumu gibi gördükleri anlar olarak ikiye, üçe ayrılabilirler. Romantik bir filmde duygulansalar bile kendilerini tutarlar ama sonra takımları maçı bir puan farkla kaybettiğinde ağlayabilirler. Siz şaşkınlıkla bakakalırsınız. Özel mevzularda ise tabii ki topluluk önünde ağlamazlar, tek başlarınayken bir-iki damla çıkar ortaya belki, onu da görebilirseniz... Peki, şimdi tablo net: sosyal ve psikolojik sebeplerle elimizde ağlamayan bir erkeğimiz var. Onu nasıl ağlatacağız? Ancak asıl büyük soru şu: Neden onun ağlamasını istiyoruz? Bunu istememizin ardında, onun da duygusal olduğunu ispat etme isteğimiz var tabii ki. Böylece yüreğimize biraz su serpilecek, hatta belki, bizi sevdiğine ikna bile olacağız. Masum bir istek gibi görünüyor ama illa sevgisinin, acı çektiğinin, pişman olduğunun, sizi geri istediğinin göstergesi olarak ağlamalı mı? Bunu başka şekillerde de gösterebilir ve göstermiştir de. Niye onun bizim gibi davranmasını istiyoruz? Bırakalım onlar bizden farklı olsun. Bırakalım ağlamasınlar. Bırakalım, biraz daha "erkek" olmaya çalışsınlar.
SON BİR ÇABA İÇİN: En son ne zaman ve ne için ağladığını sorabilirsiniz. Yanıtı, ağlamakla ilgili hassasiyetini anlamanızı sağlar. Böylece onu gerçekten derinden etkileyen konuları da öğrenmiş olursunuz. Ağladığınızda kendinizi ne kadar rahatlamış hissettiğinizi de anlatabilirsiniz. Hiç ağlamadığını söylüyorsa, ilişkiniz söz konusu olduğunda da ağlamayacaktır, boşuna yorulmayın.
|

 |
|
|
 |
|
|
|
|